25 Nisan 2022 tarihinde Gezi Davası’nda verilen tutuklama kararları sonrası neler yaşadığımızı ve hissettiğimizi pek çok kez dile getirdik. Bu yazıda da hem Gezi Direnişi’nin başlangıcından bugüne devam eden süreci bir defa daha kayda alacak hem de başımızdan geçenlerin bizde bıraktığı izleri, geleceğe dair umudu koruyarak aktaracağım.
2012 yılının Mayıs ayında, bugün tutuklu olan Tayfun Kahraman, Mücella Yapıcı ve Can Atalay, meslek odaları aracılığıyla, Topçu Kışlası görünümlü AVM / Rezidans projesinin yapılmasına karşı dilekçe hazırlayarak hukuki itiraz sürecini başlatmıştı. Buradaki gerekçe, söz konusu projenin Gezi Parkı üzerinde bulunan neredeyse bütün ağaçlar kesilerek, yani park yok edilerek, çevre kent dokusunun Taksim Cumhuriyet Meydanı ile olan ilişkisini ve hatta tüm mekânsal hafızasını da bozacak olmasıydı. Gezi Parkı zaten, Türkiye ve İstanbul’da planlı şehirleşmenin öncü çalışmalarından olan 1940’ların Prost Planı’ndaki 2 No’lu Park’ın Hilton ile başlayıp Hyatt ile biten otel inşaatları sonucunda paramparça edilmesinden geriye kalan az sayıdaki yeşil alanlardan biriydi.
Özel İçerik
Bu içerik sadece gazeteye abone olan okuyucular içindir.Yazının devamını okumak için gazetemize abone olmak ister misiniz?