CATHERINE KESSEDJIAN ve ANNE-THIDA NORODOM
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, 20 Eylül 2022 tarihinde BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, “Mevcut global finansal sistem zenginler tarafından kendi çıkarlarına uygun olacak şekilde tasarlandı. (…) Bu sistem eşitsizliği derinleştiriyor ve kalıcı hale getiriyor. Gelişmiş ülkelerle gelişmekte olanlar arasındaki, güney ve kuzey arasındaki, ayrıcalıklılar ile diğerleri arasındaki uçurum her gün daha tehlikeli boyutlara ulaşıyor” dedi. Guterres, bu konuşmasında “uçurumu azaltmak için diyalog ve uzlaşı mekanizmaları oluşturulması” önerisinde bulunarak uluslararası hukukun dayanaklarını sorguladı.
Teorisi 16. yüzyılda Jean Bodin tarafından ortaya atılan ve Vestfelya Antlaşmaları (1468) ile güvence altına alınan egemen devlet anlayışı üzerine inşa edilen uluslararası hukuk, çağdaş haliyle aynı zamanda 19. yüzyıl sanayi devriminin, küreselleşmeye dönüşen “doux ticaret” (1) ütopyasına dayanan kapitalizmin ve 19. yüzyıl sonlarında (Avrupa’da olduğu gibi ABD’de de) entelektüeller arasında barışın hukuk yoluyla inşa edileceğine dair kesin inancın devamıdır. Evrensel ilk hükümetlerarası örgütler – 1865 yılında Uluslararası Telekomünikasyon Birliği’ne (ITU) dönüşen Uluslararası Telgraf Birliği ve 1874 yılında kurulan Evrensel Posta Birliği (UPU) – ticaretin büyümesi için gerekliydi.
Özel İçerik
Bu içerik sadece gazeteye abone olan okuyucular içindir.Yazının devamını okumak için gazetemize abone olmak ister misiniz?