HICHAM ALAOUI
İran’da Eylül 2022’de Mahsa Amini adındaki bir öğrencinin ölümüyle tetiklenen protesto dalgası, kadınların özgürleşmesi meselesinin bugün Orta Doğu’da ne kadar kilit bir konuma geldiğini gösteriyor. (1) Konuyu titizlikle incelemek istiyorsak bölgedeki toplumsal cinsiyet eşitsizliğini genellikle ya istismar ya da karikatürize etme eğiliminde olan ve “Öteki” olarak görülen Doğu kadınını özgürleştirme ya da reddetme hakkını kendinde gören Batı’nın tutumlarına bel bağlamamak en iyisi olacaktır. Kendimizi aynı derecede ön yargılı şu iki seçenek arasında bir seçimle sınırlamamak da önemli: Orta Doğu’da kadınların maruz kaldığı varsayılan köklü baskıya saldırmak ya da kadınları önce sömürgeciliğin, sonra da kültürel özgünlüğe yönelik gerici isteklerin kurbanları olarak sunmak. (2)
Dünyanın bu bölgesindeki kadınların mücadelesini anlamak için sağlam bir temel gerekiyor. Bu da hem Batı hem de Orta Doğu halkları için toplumsal cinsiyetin sosyal nesnesinin inşa edildiği ideolojik ve siyasi terimlerin sorgulanmasını gerektiriyor. Geçmişin külfetli mirası ile ataerkilliğe meydan okumanın ve şimdiye kadar marjinalleştirilmiş sesleri duyurmak için yeni olanakları açıklığa kavuşturmanın tek yolu bu.
Özel İçerik
Bu içerik sadece gazeteye abone olan okuyucular içindir.Yazının devamını okumak için gazetemize abone olmak ister misiniz?
