RÉGIS DEBRAY
Bir Epikürcü gibi yaşamıştı, bir Stoacı gibi silahın namlusunu kendisine çevirerek yaşamına son verdi. 11 Eylül 1973 günü, Allende’nin keyfini sürmeyi bildiği yaşamı Roma stilinde son buldu. Planlı bir eylem değildi bu… Tarihe geçecekti… Ve hiç unutulmadı. Onun içinde iki adam vardı ve bu yazıda imzası olan gibi diğerleri de dışarıdan yalnızca birini görmüştü… Güler yüzlü, muñeca’ya (*) güvenen, pisco’ya, (**) iyi yemeklere, şakalara ve güzel kadınlara düşkün radikal bir sosyalist… Allende, ciddiyetin bir gelenek olduğu solda nadir görülen bir mizah anlayışına sahipti ve bir gün olacağı kahraman gibi pozlara girmiyordu. Ne sakalı ne de beresi vardı; Yoldaş Başkan… Büyük kemik gözlükler, küçük ve nazik bir bıyık, sıcak ve alaycı bir ses, neşeli, kardeş ve hatta Pinochet gibi bir mason… Her şey; uğursuz gölgeleri savuşturmak ve dünyayla dalga geçmek için her şey onda vardı.
Özel İçerik
Bu içerik sadece gazeteye abone olan okuyucular içindir.Yazının devamını okumak için gazetemize abone olmak ister misiniz?