HİLAL KÖSE
Deprem felaketi ve muhalefet açısından bir seçim felaketi ile yüzleştiğimiz 2023 nihayet geride kaldı. Seçim felaketi diyorum çünkü, ‘yüzde yüz kazanılacak’ seçim, Altılı Masa’nın taktiksel hataları ve aday belirleme tartışmaları nedeniyle kaybedildi. Aradan yedi ay geçti, sanırım bu durum çok daha net anlaşıldı. 2024’te de yakıcı bir seçim gündemi Türkiye’yi bekliyor. Yerel seçimlere üç ay kaldı. Muhalefetin Millet İttifakı, seçim yenilgisinin ardından dağıldı, karşısında tek parça duruşunu bozmayan bir Cumhur İttifakı var. 2002’de iktidara geldiğinden bu yana, ne yapıp edip hanesine seçim zaferi yazdırmayı başaran AKP tarafında da işler kolay görünmüyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, İstanbul ve Ankara için, ‘kazanacak’ belediye başkan adayı arayışı sürüyor. Erdoğan’ın damadı, yerli SİHA üreticisi Selçuk Bayraktar’ın bile aday gösterilebileceği öne sürülüyor. Selçuk Bayraktar, devletin bütün olanaklarının seferber edildiği Teknofest’in yönetim kurulu başkanı olarak oldukça popüler bir isim. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ı ise karşılarına kim çıkarsa çıksın zor bir seçim süreci bekliyor. Millet İttifakı’nın en güçlü ikinci ismi Meral Akşener, yenilgi sonrası iki başkanı hedef almıştı, şimdi de onları yıpratmak için gözünü karartmış görünüyor. Akşener, önce isim vermeden bazı göndermeler yaptı. Mesela büyükşehirlerdeki trafiği Cakarta’ya benzetti… İmamoğlu ve Yavaş, Akşener’in bütün bu laf çakmalarına soğukkanlılıkla karşılık verse de çiceği burnunda CHP Genel Başkanı Özgür Özel, ‘eski dost düşman olmaz’ siyaseti gütse de beklenen olmadı. İYİ Parti, CHP’nin seçim işbirliği teklifini reddetti. Akşener, son olarak CHP’yi partisinde yaşanan istifaların sorumlusu yaparak yoluna devam ediyor.
Özel İçerik
Bu içerik sadece gazeteye abone olan okuyucular içindir.Yazının devamını okumak için gazetemize abone olmak ister misiniz?