BENOÎT BRÉVILLE
Sigorta şirketi Axa Grubu’nun o dönemdeki başkanı olan Henri de Castries, 2015 yılında yaptığı açıklamada, iklim krizinin daha da kötüleşmesi halinde sigorta şirketlerine fazla güvenmemek gerektiği uyarısında bulunmuştu. Castries, “Küresel sıcaklıkta ortalama iki derecelik artış hâlâ sigortalanabilir, ancak kesin olan şey şu ki, dört derecelik bir artış sigortalanamaz” demişti. Sonuçta 1.2 derecelik ısınma bile sektörün ağır toplarından State Farm’ın Kaliforniya’ya sırt çevirmesine yetti. Neden mi? Gerekçe, “afetlere maruz kalma durumlarında yaşanan hızlı artış…” Bir yıldır ev ve işyerleri için yeni sözleşme imzalamayan firma, 72 bin poliçeyi de iptal etti. Amerika Birleşik Devletleri’ndeki bu uygulama, mal sahiplerinin yüzde 17’sinin sözleşmelerinin iptal edildiği Louisiana örneğinde olduğu gibi giderek yaygınlaşıyor. Talihsiz müşteriler için tek seçenek, kendilerine fahiş fiyatlar dayatan ve herbirine bir ad verilen kasırgalar gibi doğal felaketlerin kapsam dışı tutulması gibi ağır hükümler içeren kontratlar sunan rakip firmalara yönelmek.
Fırtınalar, kuraklıklar, seller… Dünyanın her yerinde artan iklimsel tehlikeler sigorta şirketleri için büyük kayıplara yol açıyor. Sigorta şirketleri bu tür durumları çok fazla sorgulamaz. Bir risk çok maliyetli hale gelirse primlerini yükseltirler; bu da yeterli olmazsa riski sigortalamaktan vazgeçerler. Küresel ısınma ve beraberinde gelen “hasar artışı” ile birlikte tüm ülkelerde artık sigorta şirketleri için kârsız hale gelen bölgeler var. Uzun zamandır bu kapsamda değerlendirilen Tuvalu Adaları, Angola veya Bangladeş gibi ülkelerden bahsetmiyoruz; Avustralya, İspanya ve İtalya gibi ülkeler de bu riskle karşı karşıya. Fransa’da hükümet bu konuyu o kadar önemsiyor ki bir değerlendirme birimi kurdu ve bu birim görev raporunu yeni açıkladı. Rapora göre, “mali dengeyi yeniden sağlamak” ve “önleme çabalarını artırmak” gerekiyor… Yani primleri yükseltmek, devlete ödeme yaptırmak ve dolu yağması durumunda arabaları korumak.
Özel İçerik
Bu içerik sadece gazeteye abone olan okuyucular içindir.Yazının devamını okumak için gazetemize abone olmak ister misiniz?