ÖZGEN KILIÇARSLAN DANYAL
Aylık kültür ve sanat ajandasında bu ay, New Yorklu indie pop grubu Nation of Language’ın İstanbul konseri, Şakir Gökçebağ’ın Göründüğü Gibi adlı sergisi, Sean Penn ve Dakota Johnson’ı buluşturan New York’ta bir gece adlı film, İbrahim Selim’e ödül kazandıran Bana Kimse Ne Olduğunu Anlatmadı adlı oyun ve Özcan Aydın’ın ilk kitabı Mümkünlerin Kıyısında var.
MÜZİK / KONSER: Nation of Language
New Yorklu indie pop grubu Nation of Language, 13 Ağustos’ta Asmalımescit’te ilk kez İstanbullu müzikseverlerle buluşuyor. İlk albümlerini dört yıl önce yayınlanmayan grup, new wave, post-punk ve shoegaze türlerine getirdikleri dans edilebilir ve tutkulu yorumlarıyla hızla büyüyen bir uluslararası dinleyici kitlesine ulaştı. İlk albümleri Presence’ın eleştirmenlerce beğenilmesinin ardından, 2021’deki devam albümleri A Way Forward onları daha geniş bir dinleyici kitlesine ulaştırmıştı. 2023 tarihli albümleri Strange Disciple ile de bu ivmeyi sürdürerek Rough Trade’in gıpta ile baktığı yılın 1 numaralı albümü seçildi. Son yılların en iyi canlı performansları listelerinde üst sıralarda yer alan grup, Austin City Limits Festival, Desert Daze, Pitchfork Festival, Primavera Sound, Corona Capital, Outside Lands, Bonnaroo ve daha pek çok festivalin son dönemlerinde önemli bir festival çekiciliği olarak synth-first’e hücum etmeye devam ediyor. 8 sene önce yolları Brooklyn’de kesişen, vokal Ian Richard Devaney, klavyesiyle hayranlarını seksenlere ışınlamaktan geri durmayan Aidan Noell ve bas gitarda Alex MacKay’den oluşan Nation of Language’in performansına şahit olmak için acele edin!
Yer: Blind
Tarih ve Saat: 13 Ağustos 2024 – 21.00
SERGİ: Göründüğü Gibi / Şakir Gökçebağ
Şakir Gökçebağ’ın sıradan nesneleri ve tanıdık görüntüleri biçimsel manipülasyonlar yoluyla sıradışı hâle getirme yöntemlerine toplu bir bakış sunan Göründüğü Gibi, sanatçının farklı zaman aralıklarında ürettiği yerleştirme, heykel ve fotoğraflarını Arter’in 2. kat galerisine uyarlayarak bir araya getiriyor. Gündelik yaşam içinde sıkça karşılaştığımız nesnelerin zihninde yarattığı çağrışımlardan ya da uyandırdıkları biçimsel benzerlikler ve zıtlıklardan yola çıkan Gökçebağ, onları yapıbozumcu bir tavırla parçalarına ayırarak, yineleyip çoğaltarak, birbirlerine iliştirerek yeniden düzenler. Ortaya çıkan yapıt, bir bütünün müdahale edilmiş veya ayrıştırılmış parçaları olmanın ötesine geçerek nesneleri bildik bağlamlarından uzaklaştırır, dünyayı ve şeyleri algılamamıza yönelik yeni ve şaşırtıcı imkânlar sunar. İzleyiciye tuhaf bir şekilde daha ilk bakışta tanıdık gelen ve orijinal formlarına hâlen soyut bir göbek bağıyla bağlı olan öğelerle kurguladığı yerleştirmelerinde gösterişsiz ve alelâde olanı yaratıcı ve oyunbaz kompozisyonlar aracılığıyla tekrar yorumlayan Gökçebağ, şeylerin birincil niteliklerinden ve işlevselliklerinden özgürleştiği şiirsel bir dünya kurar.
Göründüğü Gibi, Şakir Gökçebağ’ın daha önce farklı bağlamlarda sergiledikten sonra Arter’deki galeri mekânı için yeniden boyutlandırıp yorumladığı eserlerini geniş bir malzeme çeşitliliği içinde bir arada sunuyor.
Yer: Arter
Tarih: 4 Nisan – 10 Kasım 2024
SİNEMA: New York’ta Bir Gece (Daddio)
Christy Hall’ın hem senaristliğini hem de yönetmenliğini üstlendiği New York’ta Bir Gece (Daddio) filminde baş rolleri Sean Penn ve Dakota Johnson paylaşıyor. Film, John F. Kennedy Havaalanı’ndan Manhattan’a gitmek için bir taksiye binen bir kadının, taksi şoförüyle sıradan başlayan sohbetinin ilişkiler ve yaşam üzerine yaptığı derinlikli sohbetini anlatıyor. Tek ve sıkışık bir mekânda bu akıcılığı yakalayan yönetmen ve oyuncular eleştirmenlerden geçer not aldılar. Oscarlı oyuncu Sean Penn ve son yıllarda büyük bir hayran kitlesine sahip olan Dakota Johnson’u buluşturan filmi sinemaseverlerin kaçırmaması gerekiyor.
Tarih: 9 Ağustos 2024
TİYATRO: Bana Kimse Ne Olduğunu Anlatmadı
Yönetmenliğini Serkan Salihoğlu’nun yaptığı, prodüksiyonu İdpro tarafından üstlenilen, İbrahim Selim’in 2016 yılında Afife Tiyatro Ödülleri’nde “Yılın En Başarılı Erkek Oyuncusu” ödülünü kazandığı Bana Kimse Ne Olduğunu Anlatmadı oyunu yeniden sahneye taşınıyor. 44 yaşında, evli ve çocuklu, gece kulüplerinde bodyguardlık yapan Dave artık başka bir şey yapmak hayaliyle yeni bir iş arar. Gazete ilanından bulduğu iş, onun için eskisine göre daha kolaydır. Dave sanat galerisinde güvenlik görevlisi olur; bir insan sanat galerisinde ne kadar zorlanabilir ki diye düşünür. Görev yeri galeride, arka tarafta bir oda. Perdeyle ayrılmış. Perdenin önünde bir yazı: DİKKAT! Bu odadaki sergi sert içeriklidir. Rahatsız olabileceğinizi düşünüyorsanız Lütfen girmeyin. 18 yaşından küçükler ‘zaten’ giremez. Ama ona kimse ne olduğunu anlatmaz. Ona kimse onun gibi birine neden ihtiyaçları olduğunu anlatmaz.
Yer: Özgürlük Parkı Amfi Tiyatro
Tarih: 28 Ağustos 2024 – 21.00
KİTAP: Mümkünlerin Kıyısında / Özcan Aydın
Özcan Aydın ilk kitabı Mümkünlerin Kıyısında da, çocukluğundan başlayarak yaşamının derinlikli ayrıntılarını, edebiyata olan aşkı ve hayalleriyle besleyerek okuyucuya sunuyor. Çocukluğu İstanbul Boğazı’nın en güzel semtlerinden birinde geçen ve bu semtte büyüttüğü hayallerle, tanık olduğu yaşamları harmanlayıp okurun elinden tutarak birlikte geçmişi seyre çıkıyor. Kitabın tanıtımında yazar İnci Aral’ın dediği gibi; Özcan Aydın hayal ülkesini, kendi yaşamını içtenlikle satırlara döküyor. Kısaca, Özcan Aydın’ın anıları hayallerin zaferini kanıtlıyor.
Bu samimi kitapla buluşmak her okura kısmet olmalı…