ANGÉLIQUE MOUNIER-KUHN
Trajediyi çevreleyen birkaç gri alan var ancak özünü biliyoruz. Hanan Abdel Rahman Abu Salama 59 yaşındaydı. Batı Şeria’nın kuzeydoğusundaki Cenin’e yaklaşık 15 kilometre uzaklıktaki Faqqu’a köyünde zeytin toplarken 17 Ekim günü sırtından vuruldu. Filistinli anne kendi arazisindeydi; silahlı saldırgan ise İsrail askeri üniforması giyiyordu. Sadece bir gün önce, Birleşmiş Milletler’den (BM) bir grup uzman, Tel Aviv yönetimini, bölgedeki ekonomik çöküş nedeniyle işgal altındaki topraklardaki yaklaşık yüz bin Filistinli aile için hayati bir gelir kaynağı olan “bu yılki hasada müdahale etmemeleri” konusunda uyarmıştı.
Bu cinayet, İsrail’in bir yıldır sürdürdüğü savaşın “yedi cephesinden” biri olduğu resmi olarak da kabul edilen Batı Şeria’yı tüketen şiddet geçmişinin bir başka kilometre taşıydı. BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi’ne (OCHA) göre, 7 Ekim 2023 ile 14 Ekim 2024 tarihleri arasında Batı Şeria’da (Doğu Kudüs dahil) 728 Filistinli, İsrail askerleri veya yerleşimciler tarafından öldürüldü. Bu veriler, 2022’de 154, 2021’de 83 olan bu sayının katlanarak arttığını ortaya koyuyor. Bin 628 Filistinli de saldırılar ve mülklerinin tahrip edilmesi sonucu evlerini terk etmek zorunda kaldı. OCHA’ya göre aynı dönemde, Batı Şeria’da Filistinliler tarafından gerçekleştirilen saldırılarda asker ve sivil toplam 39 İsrailli hayatını kaybetti.
Özel İçerik
Bu içerik sadece gazeteye abone olan okuyucular içindir.Yazının devamını okumak için gazetemize abone olmak ister misiniz?