MATHIAS DELORI
Siyasetçi, tarihçi ve “Ce que vaut une vie. Théorie de la violence libérale – Bir Yaşamın Değeri. Liberal Şiddet Kuramı” (Éditions Amsterdam, Paris, 2021) kitabının yazarı.
ÇEVİRİ: AHMET ÖYLEK
“Canlı kalkan” nispeten yeni bir terim olsa da bu uygulama savaşlar kadar eskidir. Siyaset bilimciler Neve Gordon ve Nicola Perugini, “Yedinci yüzyılda Çinlilerin, Türk – Moğol sınırında ‘barbar’ kabileleri ‘tampon’ olarak yerleştirdiğini, Moğolların ise fetihleri sırasında esirleri kalkan olarak kullandığını” vurguluyor. (1) Uluslararası hukuk bugün bu uygulamayı yasaklıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Statüsü’nün 8. maddesi, devletler arasındaki çatışmalarda, savaşan tarafların “bazı noktaların, bölgelerin veya askeri güçlerin askeri operasyonların hedefi olmasını önlemek amacıyla bir sivilin veya başka bir korunan kişinin varlığını kullanamayacağını” belirtiyor ve bunu yapmanın bir savaş suçu teşkil edeceğini açıkça ifade ediyor. Teamül hukuku ise bu yasağı uluslararası olmayan silahlı çatışmaları kapsayacak şekilde genişletiyor. (2) Ancak, Orta Doğu’daki savaşlar, nüfusun bu şekilde araçsallaştırılmasını yeniden gündeme getiriyor. Hamas’ın kitlesel olarak “canlı kalkanların” arkasına sığındığı iddiası, kendisi de aynı yönteme başvurmakla suçlanan İsrail tarafından, Gazze’deki sivil ölümlerini haklı çıkarmak için kullanılıyor. (3) Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock’un kısa süre önce yaptığı bir açıklama ise İsrail’in bu iddiasına destek verir nitelikteydi. Alman Bakan, “Eğer teröristler bu statüyü kötüye kullanırsa, sivil alanlar koruma statülerini kaybedebilir” diye konuştu. (4)
Filistinli savaşçılar elbette kentsel alanların ortasında faaliyet gösteriyor. Gazze’deki aşırı nüfus yoğunluğu ve sivil halkın bölgede sıkışmış olması, bu durumu kaçınılmaz hale getiriyor. Ancak “canlı kalkan” kavramı, sivillerin caydırıcılık amacıyla bilinçli olarak kullanılmasını gerektirir. Sivil toplum kuruluşu İnsan Hakları İzleme Örgütü, Hamas militanlarının 7 Ekim 2023 saldırıları sırasında İsrailli sivilleri kalkan olarak kullandığı iki durum tespit etti. (5) Militanların bu taktiğe tekrar başvurmuş olma ihtimalini gözardı etmek mümkün değil.
Savaş hukuku sivillerin öldürülmesini mutlak surette yasaklamaz
Ancak daha önceki savaşların ardından yürütülen çeşitli soruşturmalar, Tel Aviv’in benzer suçlamalarını çürüttü. (6) Gordon ve Perugini, “İsrail’in, Gazze’deki Şifa ve El Kuds hastanelerinin altına karargâh kurduğu yönündeki iddialarının uydurma olduğunu ve bu iddiaların, zaten çökmek üzere olan bölgedeki sağlık altyapısına büyük bir darbe vuran saldırıları ahlaki ve hukuki olarak meşrulaştırmak için kullanıldığını biliyoruz” diyor. (7) Canlı kalkan stratejisi, yalnızca karşı tarafın “kalkanın insan olduğunu kabul etmesi ve saldırıyı durdurmak için kendini ahlaki olarak zorunlu hissetmesi” durumunda anlam kazanır. (8) Oysa, İsrail ordusunun Gazzeli sivillerin yaşamını hiçe saydığını belirten çok sayıda gözlemci, bunun bir soykırım olduğunu dile getiriyor. (9)
Özel İçerik
Bu içerik sadece gazeteye abone olan okuyucular içindir.Yazının devamını okumak için gazetemize abone olmak ister misiniz?