LAURENT BONELLI
1891’de Bourbon Sarayı’nda (Fransa Ulusal Meclisi) bir milletvekili, Fransa’nın kuzeyindeki küçük bir kasabada protestocuların birkaç gün önce maruz kaldığı şiddeti kınadı. Protestolar, insanların bir fabrikanın önünde toplanmasıyla başlamıştı. Saat 09.00 sularında güvenlik güçleri herhangi bir kışkırtma olmadığı halde protestoculara saldırdı. Bir adam yaralandı, bir çocuğun kulağının yarısı kesildi. Bunun üzerine kalabalık öfkelenmeye ve polise taş atmaya başladı. Bir anlık sükunetten sonra yeniden gerginlik oluştu. Saat 15.00 civarında tekrar arbede başladı ve göstericilerin sayısı arttı. Ardından şiddet patlak verdi. Güvenlik güçleri her yönden saldırdı. Kadınlar, çocuklar ve yaşlılar yere serildi. Öfke giderek daha da arttı. Çok sayıda vatandaş emniyet güçlerine taş atarak karşılık verdi. Yaşanan büyük kargaşa sırasında kimin verdiği belli olmayan bir emir üzerine kalabalığa ateş açıldı. Meydan ölü ve yaralılarla doldu. Dönemin İçişleri Bakanı, konuyla ilgili sorular üzerine, “Biz emirleri halkın huzurunu sağlamak için verdik. Emirler açık, kesin ve nettir” yanıtını verdi ve şöyle devam etti: “Yerel güçler, sayısı 500 – 600’ü bulan kalabalığın içindeki masumlarla, sıradan protestocular ile dörtte biri yabancı olan sorun çıkaranları ayırt edebilmiştir. Bütün gün boyunca halk ve silahlı kuvvetler kalabalığın hakaretlerine, provokasyonlarına ve giderek artan şiddetli saldırılarına katlanmak zorunda kaldı. Ancak en son noktada artık başka türlü önleyemeyecekleri bir tehlike oluştuğu izlenimi alınınca silahlı güce başvurmak zorunda kalındı. Kalabalığın kışkırtmalarından bıkan güçlerin şiddete eğilimli olup olmadığını bilmiyorum. Ancak bildiğim bir şey varsa o da henüz adı geçmeyen kişilerin görevlerini yerine getirirken yaralandıkları ve ölüm tehlikesiyle karşı karşıya kaldıklarıdır (…) Tüm bu cesur insanlara teşekkürlerimi iletmek istiyorum.” Bu son sözleri, kendisine iki kez “katil” diyen bir milletvekilinin öfkesini tetikledi ve bu vekil geçici olarak Meclisten çıkarıldı.
Yaşanan bu tartışma sırasında devletin ılımlılığı, sertliği ve sağduyusu hakkında ortaya atılan savlar, şiddetin tırmanmasında kimin sorumlu olduğuna (göstericiler mi yoksa güvenlik güçleri mi) dair ifadeler, “sorun çıkaranların” (özellikle yabancıların) rolü, güvenlik güçlerine destek olup olmadığına dair iddialar, son birkaç haftadır emeklilik reformu protestolarının ya da Sainte-Soline’deki gibi çevreci eylemlerin bastırılması konusundaki polemikleri anımsatıyor. Ancak o dönem tartışmaya giren milletvekili sosyalist olmasına rağmen bugünün Ekolojik ve Sosyal Yeni Birlik Partisi (NUPES) üyesi değildi. O dönemin İçişleri Bakanı da bugünkü bakan Gérald Darmanin değildi. 1 Mayıs’ta gerçekleşen ve ikisi çocuk 9 kişinin ölümü ve 35 kişinin yaralandığı Fourmies katliamını 4 Mayıs 1891 günü mecliste tartışanlar, milletvekili Ernest Roche ve dönemin İçişleri Bakanı Jean Antoine Ernest Constans’tı… (1)
Özel İçerik
Bu içerik sadece gazeteye abone olan okuyucular içindir.Yazının devamını okumak için gazetemize abone olmak ister misiniz?