AYKUT KÜÇÜKKAYA
Can Atalay… O bir avukat…
Soma’da yerin derinliklerinde ekmek parası için yitip giden maden işçisi ailelerinin hukuk mücadelesinde en önde yer aldı. Tıpkı Aladağ’da gözlerimizin önünde yanan çocuklarımızın ailelerinin
yanında yer aldığı gibi… Çorlu ve Hendek’teki facialarda yaşamını yitirenlerin ailelerinin safında yer aldığı gibi… Haydarpaşa’yı, Validebağ’ı, AKM’yi, Tarlabaşı’nı, Sulukule’yi, Emek Sineması’nı savunduğu gibi…
440 (*) gündür Silivri’de tutuklu Can Atalay!.. 14 Mayıs’ta Türkiye İşçi Partisi’nden (TİP) Hatay Milletvekili seçildi… Ve iki aydan bu yana “millet iradesi” gasp ediliyor!..
Merdan Yanardağ… O bir gazeteci…
Türkiye’nin eleştirel televizyon kanallarından Tele1’in Genel Yayın Yönetmeni… 14-28 Mayıs seçimleri öncesi ve sonrası kendi doğrularından taviz vermeyerek mesleğini yapan bir isim… Bir hafta önce (**) TV’de görüşünü açıkladığı için tutuklandı, Silivri’de hapiste… Hapisten, dışarıya mesajı “demokrasi” uyarısıydı: “Bu yaşadığım, bir demokrasi mücadelesi. Sözlerim hiçbir şekilde suç değil. Ama benim üzerimden bütün toplumu ve muhalif kesimleri sindirmeye, susturmaya çalışıyorlar. Anayasa ve uluslararası sözleşmeler tarafından teminat altındaki basın, ifade özgürlüğü ile haber alma hakkını yok etmeye çalışıyorlar. Buna izin vermeyeceğiz. Antidemokratik hiçbir girişim karşısında boyun eğmeyeceğiz.”
İki isim…
Biri Soma maden faciası, Ermenek maden kazası, Adana öğrenci yurdu yangını, Çorlu tren kazası gibi Türkiye’deki birçok toplumsal dava ile gazeteci ve yazarların düşünce özgürlüğü davalarının avukatı, Hatay’ın seçilmiş milletvekili… Diğeri solun üzerinden silindir gibi geçen 12 Eylül askeri darbesinden
sonra tutuklanan, 1985’te gazeteciliğe başlayan, FETÖ’nün Ergenekon kumpasında özgürlüğü bir kez daha elinden alınan ülkenin tanınan, saygı duyulan bir gazetecisi…
Çok sayıda isim gibi AKP’nin 21 yıllık iktidarında siyasallaştırılan yargının Silivri’deki tutsağı onlar şimdi… Onların Silivri mahpusunda geçirdikleri her dakika Türkiye demokrasisinin ayıbı, hukuk tarihine kara bir leke olarak yazılıyor… Bir kez daha anlaşılıyor ki Saray ve Erdoğan iktidarı cemaatin, FETÖ’nün kumpaslarından hiç ders almamış!..
(*) ve (**) Günler yazının kaleme alındığı 4 Temmuz 2023 günü dikkate alınarak yazılmıştır…
PARİS BULUŞMASI
Le Monde diplomatique’in yıllık editoryal buluşması bu yıl gazetenin Paris’teki merkezinde 9-10 Haziran tarihlerinde yapıldı. Uruguay’dan İran’a, Japonya’dan İngiltere’ye edisyonların toplantısında Le Monde diplomatique Genel Yayın Yönetmeni Benoît Bréville, Genel Yayın Yönetmeni Yardımcısı Anne-Cécile Robert ve Yönetim Kurulu Finans ve Kalkınma Danışmanı Bruno Lampard, edisyonlarla dünyadaki gelişmeleri analiz ettiler… Toplantıya Türkiye’yi temsilen Le Monde diplomatique Türkçe Genel Yayın Yönetmeni Aykut Küçükkaya, Le Monde diplomatique Türkçe Paris Koordinatörü Süleyman Tosunoğlu ve Yayın Kurulu Başkanı Özgen Kılıçarslan Danyal katıldı.