ANTON JÄGER ve DANIEL ZAMORA
Facebook’un kurucu ortağı Chris Hughes, 2007 yılında şirketten ayrıldığında, kazandığı serveti dünyayı değiştirmek için harcamayı umuyordu. Kendisinden önce bu yola giren pek çok kişi gibi o da “aşırı yoksulluğa hızla son verme” hedefine odaklandı. (1) Mucize çözümü ise ancak Jeffrey Sachs’ın, “Yoksulluğun Sonu” adlı çok satan kitabını okuyup, ekonomist tarafından Kenya’da kurulan pilot köylerden birini ziyaret ettikten sonra buldu. (2) 1990’ların başında eski Sovyet bloku ülkelerine uygulanan şok terapisinin başlıca ideoloğu olan Jeffrey Sachs, yoksullukla mücadelede bir tür papaya dönüşmüş durumda. 2005 yılında MTV’de yayınlanan “Angelina Jolie ve Dr. Sachs’in Afrika Günlüğü” adlı programda, “Bu köy aşırı yoksulluğa son verecek” diyordu. Ancak Chris Hughes, Kenya’daki bu küçük köyü ziyaret ettiğinde ortada bir başarı göremedi. Kalemsiz, kâğıtsız, sabunsuz ve hiç internete bağlanamamış bilgisayarlarla dolu okul onu şaşkına çevirmişti.
120 milyon dolarlık bu deney, anne sağlığını ve tarımsal üretimi iyileştirse de Sachs’ın da kabul edeceği gibi, beslenme ve eğitim konularında herhangi bir fark edilebilir etki yaratmadı; yoksulluk üzerinde “hiçbir algılanabilir etkisi” olmadı. (3) Chris Hughes, bu durumdan şu sonucu çıkardı: Projelere para harcamak yerine, parayı doğrudan yoksullara vermek yeterli olur. İşte Hughes’un, “tamamen liberal ve piyasa odaklı stratejisi” bu. Silikon Vadisi hayırseveri hemen, yoksullukla mücadele için nakit transferlerini teşvik eden bir sivil toplum kuruluşu olan GiveDirectly’nin yönetim kuruluna katıldı.
Özel İçerik
Bu içerik sadece gazeteye abone olan okuyucular içindir.Yazının devamını okumak için gazetemize abone olmak ister misiniz?