BENOÎT BRÉVILLE
Antik Yunan’daki en ağır cezalardan biriydi… Siyasi cinayet veya vatana ihanet durumlarında halk meclisi kataskafi, yani suçlunun evinin yıkılması ve ailesinin sürgüne gönderilmesi kararı alabiliyordu. Tarihçi Walter R. Connor, bu cezayı şöyle açıklar: “Şehir bu cezayı uygulayarak suçu işleyenin ve onun soyundan gelenlerin toplumdan kesin olarak dışlanmasını somutlaştırmak istemiştir.” (1) Bu cezayı alan kişinin sahip olduğu her şey, satılmalarını veya takas edilmelerini önlemek için tahrip edilirdi. Hatta bazen atalarının kemikleri mezarlarından çıkarılıp şehrin dışına atılırdı.
Toplu cezalandırma söz konusu olduğunda Çin İmparatorluğu’nun da oldukça güçlü bir yaratıcılığı vardı. “Aşiret infazı”, yani bazı suçluların ailelerinin tümden ortadan kaldırılması ilkesi yüzyıllar boyunca uygulandı. Suçlunun tüm sülalesi, eşinin ailesi hatta daha da ileri gidilerek çevresinde uzak – yakın kim varsa idam edilebiliyordu. 1402 yılında, imparatorun meşruiyetine meydan okumakla suçlanan bilgin Fang Xiaoru, yeğenleri, öğrencileri ve arkadaşlarının da aralarında bulunduğu 873 kişiyle birlikte öldürüldü.
Özel İçerik
Bu içerik sadece gazeteye abone olan okuyucular içindir.Yazının devamını okumak için gazetemize abone olmak ister misiniz?